Erdoğan, Türk devlet geleneğinin adalet, vicdan ve insan onuru üzerine kurulu olduğunu vurgularken, Merhum Aliya İzzetbegoviç’in "İnsan şahsiyetini alçaltan, onu eşya ile bir tutan her şey gayri insanidir" sözünden ilham aldıklarını belirtti.

Konuşmanın Ana Başlıkları:

  1. İnsan Merkezli Devlet Anlayışı:
    Erdoğan, devlet tasavvurunun madde değil, mana ve adalet üzerine inşa edildiğini ifade ederek, valilik makamının halkın sorunlarına çözüm sunan ve milletle devleti birleştiren bir yapı olduğunu vurguladı.

  2. Valilere Yönelik Vurgular:
    Valilik makamının halkın talep ve ihtiyaçlarını merkeze taşıyan bir köprü olduğunu belirten Erdoğan, görev yapan valilerin ulaşılabilir, çözüm odaklı ve halkın gönlünde yer eden bir anlayış sergilemeleri gerektiğini söyledi.

  3. Türkiye’nin Deprem ve Afet Yönetimi:
    Türkiye'nin doğal afetlerle mücadelede tecrübeli bir ülke olduğuna değinen Erdoğan, deprem gibi afetlerde hızlı ve etkin karar alabilen yöneticilere duyulan ihtiyacı vurguladı.

  4. Suriyelilere Yaklaşım:
    Erdoğan, Suriyeli sığınmacılar için ensar-muhacir ilişkisini hatırlatarak, gönüllü, güvenli ve düzenli geri dönüşlerin temel politika olduğunu belirtti. Suriyelilerin kendi yurtlarında huzurla yaşamalarını sağlamanın hem insani hem stratejik bir görev olduğunu ifade etti.

  5. Adalet ve Halkla Bütünleşme:
    Devletin dininin adalet olduğunu söyleyen Erdoğan, tarih boyunca bu anlayışı benimseyen bir millet olarak, halkın rızasını kazanmanın yönetimlerde esas alınması gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuşması, Türkiye'nin yönetim anlayışında insan onurunu esas alan, adalet ve vicdana dayalı bir yaklaşımı sürdürme kararlılığını yansıtıyor.